Anders Celsius biografisi
Anders Celsius, İsveçli fizikçi, astronom ve matematikçidir. Celsius günümüzde kendi adını içeren sıcaklık ölçeğinin (Termometre) bulucusu olarak tanınır.
Anders Celsius, 27 Kasım 1701 tarihinde Uppsala, İsveç ’de Nils Celsius ve Gunilla Spole çiftinin oğlu olarak doğmuştur. Babası Nils Celsius astronomi profesörüydü. Astronomi, matematik ve denek fizik okuyan Celsius, bir süre Uppsala Üniversitesi’nde matematik profesörü olarak öğretim üyeliği yaptıktan daha sonra 1730 yılında Uppsala Üniversitesinde gökbilim profesörü oldu. 1725 yılında Uppsala Kraliyet Bilimler Derneği sekreteri oldu ve 1744 yılında veremden ölümüne dek bu görevde hizmet etti.
1733 yılında kendisinin ve başkalarının sırık ışıklarına (aurora borealis) ilişkin, 1716 ve 1732 yılları arasında yapılan 316 gözlemin sonuçlarını derleyerek yayımladı.
1732-1735 yılları aralarında Almanya ’da, Fransa ’da ve İtalya ’da ancak manâlı gözlem evlerini ziyaret etmeye gitti.
Anders Celsius, dünyanın kutuplardan daha basık olduğunu ileri süren Isaac Newton‘un savını gösterilmek nedeniyle saha araştırması yapan Pierre Louis Maupertuis‘un ekibiyle, Fransız Bilimler Akademisi tarafından düzenlenen bir sefere katıldı ve 1736 yılında İsveç’in kuzeyindeki Tornia’ya gitti. 1737 yılına kadar bu Fransız topluluğuyla kutup bölgesinde boylam ölçümü çalışmaları yaptı. Boylam ölçümündeki katkılarıyla bu ekibin Isaac Newton‘un savını doğrulamasına muavin oldu.
Dönüşte Uppsala’da 1740 yılında tamamlanan bir gözlemevi kurulmasına önayak oldu ve yaşamının son dört yılında orada çalıştı. Jüpiter’in uydularının ışık şiddetindeki değişimi ve fotometrik yöntemlerle yıldızları inceledi, yıldız parlaklıkları, manyetik açılma gibi konuları inceledi.
1742 yılında sonradan kendi adıyla anılacak olan 100 dereceli termometre sistemini buldu. Bu amaçla buzun erime ve suyun kaynama derecelerini sabit noktalar olarak alıp aradaki farkı yüz eşdeğer dereceye bölerek bugün kullanılan termometre sistemini oluşturmuştur. Bugün termometrelerde santigrat veya santezimal yerine, “celsius” derecesi bölüm olarak kullanılmaktadır.
Anders Celsius, biri Dünya’nın Güneş’e uzaklığının hesaplamasına yarayan yeni bir yönteme öbürü Dünya’nın biçimini saptamaya yönelik iki gökbilim kitabı yazdı. Dünya’nın kutuplarda hafifçe basık olduğunu gözem aracılığıyla bulan birincil bilim adamlarından biri oldu.
Celsius günümüzde kendi adını taşıyan sıcaklık ölçeğinin bulucusu olarak tanınır. Santigrat olarak da adlandırılan bu ölçek dünyanın her yanına bilhassa bilimsel ölçümlerde kullanılır. Daha önce kullanılan sıcaklık ölçeğini Danzigli bir Alman fizikçi olan Daniel Fahrenheit 1714 yılında geliştirmişti.
Çalışmalarını daha fazla Hollanda ’da yürüten Fahrenheit ’ın adıyla anılan bu ölçek suyun donma noktasını 32F kaynama noktasını 212F olarak gösterir. Celsius 1742 de ayrı bir sıcaklık ölçeği ilerletti. Sıcaklık aralığını Fahrenheit’ın yaptığı gibi 180 yok 100 eşit parçaya (dereceye) ayırdı. Sahiden Celsius buzun erime noktasını 100 suyun kaynama noktasını 0 olarak kabul etmişti.
sonradan 0 ile 100 ’u yer değiştirdi. Bu derecelendirme sekiz sene sonradan Celsius’un öğrencisi Carl Linnaeus göre aksine çevrilerek bugün kullanılan durumuna getirildi. Ilk Olarak bu ölçeğe yüz adım anlamındaki latince centum gradus ’tan gelen santigrat ölçeği demişti. Fakat 1948 ’de toplanan milletlerarası konferansta adını bulucusunun adı olan Celsius ile değiştirdiler. Celsius derecesi C olarak adlandırılır.
Yanda İsveç ’te Anders Celsius adına basılan pulların görüntüsü yer almaktadır.
Anders Celsius, 25 Nisan 1744 tarihinde Uppsala, İsveç ’de 43 yaşında verem hastalığından ölmüştür.
Ay’daki bir kratere de Celcius adı verilmiştir.
Santigrat (centigrade) adıyla da bilinen Celsius sınıflandırma sistemi, Fahrenheit ve William Thompson Lord Kelvin‘inkilerle birlikte bugün yaygın olarak kullanılan üç ısı ölçüm sisteminden biridir.
Kitapları :
1730 – Nova Methodus distantiam solis a terra determinandi. (Güneş’e Dünya’dan mesafe belirlenmesi için Yeni Bir Yöntem)
1938 – De observationibus pro figura telluris determinanda (Dünya’nın şekli Belirlenmesi Üstüne Gözlemler)